Mezitli Belediye Başkanı Neşet TARHAN Kent Radyo ve Tv Kent ortak yayınında Fatma SAKİN SARILMIŞER tarafından sunulan “Sıcak gündem” programına konuk oldu.
Mezitli belediyesinin yapmış olduğu faaliyetlere değinen başkan TARHAN, Fatma Sakin Sarılmışer’ in sorduğu “geçtiğimiz günlerde Mersin Büyükşehir Belediye başkanı Vahap Seçer’in Merkezde iki ilçeden birinde kadın aday” söylemi ile ilgili olarak sorduğu soruya ise detaylı açıklamalarda bulunan Tarhan, “Ben aslında kendi halinde bir belediye başkanıyım açıkçası. Yaşantım da öyle. Şunu iddia ediyorum bakın 10 yıldır 10 tam 10 yıl oldu daha bir gün eşim dışında beni hiç kimse dışarıda birisiyle yemek yerken görmemiştir ben gitmiyorum doğru veya yanlış neyse bu benim kendi ilke kararım. Arkadaşlara da söylüyorum bunu tabii müdürlerimize filan da tavsiye ediyorum. Dikkat edin gittiğiniz yere yemek yediğiniz yerlere. Vallahi herhalde böyle sizin radyoya geldiğim gibi zorunlu şeyler dışında, büyükşehir meclis toplantıları dışında hiç gelmiyorum desem belki yeridir. Ticaret odasının başkanı değişti mecburen ziyaret ediyorum daha mesela gidemedim. Komutanımız geldi, yeni değişti mesela usulen nezaket gereği ziyaret etmek gibi filan bu tür şeylerin dışında ben kente de pek uğramıyorum, çünkü biliyorum ki çeşitli anlam çıkarabiliyorlar. Geçtiğimiz dönem şu anda çok gündemde olan zafer çarşısı bu yıkılacak denen bölge geçen sene bu konular yokken oradaki arkadaşlar davet ettiler, “bizi ziyaret edin bir çayımız için herkes geliyor sizde gelin” Gittim ertesi gün baktım basında diyor ki, ne işi var burada? Bu başkan, mezitli belediye başkanı yoksa büyükşehir başkanlığını mı düşünüyor gibi yorum yapıyor arkadaşlar onun için gelmiyorum hiç ilgim valla pek fazla yok ancak konulardan işte büyükşehirde haberim oluyor. Siyaset kurumu zaten herkes kendi işini yapsın istiyorum. Genel başkanımız da diyor örgütler, örgüt işini yapsın, bu çok önemli tabii. Örgüt örgütlüğünü yapacak, belediye başkanları belediye başkanlığını yapacak ne örgüt belediyeye müdahale edecek ne belediye örgüte ama bu çok önemli tabii ki. Şuraya geleceğim buradan, yani herkes kendi işini yetki alanındaki görevini tam yaparsa bu düzen iyi kurulmuş olur. Örgüt örgüt olacak, çalışacak. Onun görevi örgüt belediyecilik yapmak değil. Tabii ki Belediye Başkanın da görevi budur yani belediyecilik yapacağız. Sonuçta ilçe başkanı, il başkanı kendi görevini yapacak. Inan hiçbir şeye karışmıyorum, kimsenin aleyhine bir şey söylemiyorum. Ne siyasi bişe olarak ne de başka hiçbir şey kimseden de bir şey istemiyorum. Bakın açık söylüyorum, hiç kimseden de bir şey istemiyorum. Kendi yağımızla kavrulan bir belediyeyiz. Kendi hâlinde işte mezitli. Borç almadık bakın diğer belediye 3-4 kere aldı, biliyorsunuz. Son dönem 5 yıl bir tek kuruş, bir yerden borç almadım. Işçilerimize en yüksek ücreti veriyoruz, emeklilere veriyoruz, kırtasiye yardımı sosyal işlerimizide yapıyoruz, devam edeceğiz gücümüz var. Ben bu parayla bu işi iyi yaparım diyorum. Bu halkın parasını iyi kullanırım. Her şeyin bir kuralı var. Sizin sorunuza geliyorum. Asıl yani bir Belediye Başkanı meclis üyesinin nasıl olacağı bizim tüzüklerimizde bellidir bunlar yani nasıl meclis üyesi olunacağı da ve nasıl Belediye Başkanı olunacağı bellidir. Bu 2 türlüdür. Mesela Belediye Başkanı için sorduğunuz için söylüyorum. Ya ön seçim olur ya bizim merkez yoklaması dediğimiz. Merkez yoklaması derlerse. Genel başkan buna müdahil olur. Merkez yönetim kuruluna gelir merkez yönetim kuruluna parti meclisine gelir. Nihai karar orası verilere bakın yetkili. Organ budur tekrarlıyorum genel başkan myk Parti Meclisi karar verir, bir belediye başkanına yöntemi birisi bu. Ikincisi ön seçim. Delegelerle üyelerle nasıl karar verirse tamamında. Orada seçim yapılır, bunun dışında başka bir yöntem yoktur. Hiç kimsenin de yani bu yöntemleri değiştirme diye bir şey tabii ki olamaz. Yani belirleyici olan budur. Bunun dışındakilerin hepsi temenni midir? Kişisel düşüncedir. Belki bu dediğiniz şeylere konuşulacak şeyler olabilir. Çok sosyal medyada okuyorum. Ben de karışmıyorum, izliyorum lehte aleyhte de bir sürü yorumlar yapanlar var. Ben de tabii okuyorum arkadaşların düşüncelerinden. Yararlanıyorum ama bu tür şeylere hiç mi hiç girmiyorum ve kadın konusuna gelirsek Bugün izledim. Sabah herhalde sanırım dünkü konuşmasıydı. Genel başkanımızın belediye meclis üyeliklerinde fermuar sistemi uygulanacak diyor. Şimdi fermuar sistemi dediği zaman benim de veya bir başkasının artık eğer o olursa zaten söz söyleme hakkı olmuyor mecbur. Atıyorum, 1-3-5-7 kadın olacak, 2-4-6 erkek olacak. Mesela belirleyen orası yani bunu ben veremiyorum. Sistem olarak yöntem budur. Kadınların tabii ki olmasını isterim ki 13 ilçede de büyükşehirde de çıksın donanımlı kadınlarımız olsun, bunu farklı düşünenler de var. Bunun kadını erkeği olmaz diyenler de var. Mesela herkes gücünü koysun, gerekirse her yerde kadın olur. Bunun sayısal hesabı da olmaz deniyor ama vardır. Mesela Almanya bizim yakın ilişki içinde olduğumuz bir yer kardeş belediyemiz orada belediye meclis üyeliklerinde %50 kadın, %50 erkek güzel çok bizden daha yüksek. Cumhuriyet Halk partisi’ndeki yüksek %33 gibi o işte bir olmasına rağmen e tabii ki isterim ben de ama bu demokratik bir yarış eğer ön seçim olursa veya işte genel merkez fermuar sistemi derse bu olur. Başkan olarak genel merkez belirleyecek ise genel merkez belirleyecek. Bunu genel başkanının dahi bazen gücü yetmiyor. Myk da bazen hayır diyebiliyor insanlar veya parti meclisinde hayır diyebiliyor. Her şeyin bir usulü var, yolu yordamı var. Dikkat etmek gerekiyor bu tür şeylere tabii ki açıklamalarda. Yani neyse bu kadar söyledik yeter diyerek cevapladı…