Nöbetçi Eczaneler
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, DİSK Genel-İş Sendikası’nın Başkanlar Kurulu Toplantısı’na katıldı.
Mersin’in Türkiye’nin mozaiği ve demokrasinin beşiği bir kent hüviyetinde olduğuna dikkat çeken Seçer, “Burası çok dikkat edilmesi gereken bir kent. Belki bugüne kadar hak ettiği kadar tanınmamış, ama 2019’dan bu yana sosyal demokrat bir Belediye Başkanı ile beraber Mersin her alanda çok daha fazla konuşulmaya duyulmaya başlandı” dedi.
Mersin’in işçi sınıfı için de büyük imkânlar sunan bir kent olduğuna işaret eden Seçer, “Eğer bir toplumda demokrasi yoksa ve yönetenler tarafından içselleştirilmemişse sendikal mücadelenin başarılı olduğu söylenemez” diye konuştu.
31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlerde demokrasi güçlerinin kendisinin adaylığı çerçevesinde kenetleneceğine inandığını sözlerine ekleyen Seçer, “Mersin’de bütün kesimlerin bizlere destek vereceğine inanıyoruz. Demokrasi güçlerinin bizim etrafımızda kenetleneceğini ve Mersin’i anti demokratik uygulamalarla yönetme taleplerine kırmızı kart göstereceklerine canı yürekten inanıyorum” dedi.
DİSK-Genel İş ile Büyükşehir Belediyesi ve yönetiminin ilişkilerinin son derece samimi ve iyi olduğuna da dikkat çeken Seçer, “Biz yönetime geldikten sonra emek örgütlenmelerinin önündeki engelleri kaldırdık. DİSK- Genel İş’e Mersin halkına hizmet eden emek sınıfıyla ilişkilerimizi doğru bir düzlemde sürdürme olanağı yaratmalarından dolayı, çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel-İş Sendikası’nın Başkanlar Kurulu Toplantısı’na katıldı.
Programda Başkan Seçer’in yanı sıra, DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan, DİSK Genel İş Mersin Şube Başkanı Kemal Göksoy, Genel İş Yönetim Kurulu Üyeleri ve Şube Başkanları katıldı.
“2019’dan bu yana Mersin daha fazla konuşulmaya başlandı”
Programda konuşan Başkan Vahap Seçer, Mersin’in, sadece lokasyonuyla ve coğrafyasıyla değil, insanıyla da güzel bir kent olduğunu belirtti. Mersin’in Türkiye’nin mozaiği ve demokrasinin beşiği bir kent hüviyetinde olduğuna dikkat çeken Seçer, “Burası çok dikkat edilmesi gereken bir kent. Belki bugüne kadar hak ettiği kadar tanınmamış, ama 2019’dan bu yana sosyal demokrat bir Belediye Başkanı ile beraber Mersin her alanda çok daha fazla konuşulmaya duyulmaya başlandı. Hem siyaset arenasında, hem belediyecilik tartışmalarında hem Türkiye’deki toplumsal meselelerde mutlaka Mersin’e değinilmeden geçilmiyor” dedi.
“Mersin Türkiye’nin her yerinden gelen insanların oluşturduğu muazzam bir toplum”
Mersin’de Türkiye’nin her yerinden gelen insanların oluşturduğu rengârenk ve bu renk cümbüşünün yarattığı muazzam bir toplum olduğuna işaret eden Seçer, Mersin’de birçok farklı siyasi görüşlerin bir arada bulunduğunu söyledi. Seçer, “Şu anda 13 milletvekilimiz var. 8 siyasi partiye mensup milletvekillerinden oluşuyor. Burada gördüğünüz gibi her dünya görüşünü temsil eden bir milletin vekili var. Burası son derece önemli ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak bu kadar siyasal çeşitliğin içerisinde belediye başkanı seçiliyorsunuz ve kimseyi kırmadan, üzmeden dökmeden ayırmadan ötekileştirmeden de Belediye Başkanlığı yapıyorsunuz” ifadelerine yer verdi.
Belediye başkanlığının bir kent için önemine de değinen Seçer, “Belediye başkanları, özellikle büyükşehir belediye başkanları çok büyük yetkilerle donatılmıştır. Bu yetkileri iyi kullanıyorsanız iyidir ama kötü kullanıyorsanız da kötüdür. Bu sizin erdeminize kalmış. Sizin vicdan terazinizin nasıl işlediğine kalmış” diye konuştu.
“Eğer bir toplumda demokrasi yoksa sendikal mücadelenin başarılı olduğu söylenemez”
Mersin’in işçi sınıfı için de büyük imkânlar sunan bir kent olduğuna işaret eden Seçer, “Eğer bir toplumda demokrasi yoksa, içselleşmemişse sendikal mücadelenin başarılı olduğu söylenemez. Sendikal mücadele; hukuk devleti normlarının dünya standardında olduğu ülkelerde çok daha iyi vücut bulur, kendini gösterir. Ama antidemokratik uygulamalar varsa sendikal mücadeleler akamete uğrar, günümüzde de olduğu gibi. Bundan 20-30 yıl önce sendikaların üye sayıları o günkü nüfusa oranladığınız zaman çok daha fazlaydı. Sendikal mücadeleler, Türkiye demokrasisine yön çiziyordu. Birçok toplumsal olaylarda bu ülkeyi yönetenlerin aldığı kararlarda en güçlü STK’lar, sendikalar, topluma ve siyasete alınacak kararlara yön veriyordu. Şimdi durum maalesef tersine doğru verilmiş durumda” dedi.
“Mersin üreten, her geçen gün daha da gelişen bir kent”
Mersin’in işçi sınıfı için ülkenin içinde bulunduğu hayat pahalılığı baskısı altında koşulları itibari ile yaşamı en rahat idame ettirebilecek şehirlerden birisi olduğunu vurgulayan Seçer, “Mersin üreten bir şehir. Mersin tarım ve gıda sektörüyle, sanayisiyle, muazzam bir ticaret hacmiyle her geçen gün daha da gelişen bir kent. Onun için burada istihdam alanları her geçen gün arttığı gibi çalışan insanlara çok değişik imkânlar da sunuyor. Burada diğer metropollere göre insanlar çok daha düşük gelirlerle yaşama imkânı bulabiliyor. Mersin’in böyle bir özelliği var. Yani Ankara’da ya da İstanbul’da sanayide, hizmet sektöründe çalışan bir yurttaşımızın geçim standardıyla ve orada aldığı ücretin yeterliliği ile Mersin’deki farklı. Mersin’deki çalışanlar temel ihtiyaç maddelerine çok daha hızlı erişmesi sayesinde bir miktarda olsa daha avantajlıdır” diye konuştu.
“Mersin’de bütün kesimlerin bizlere destek vereceğine inanıyoruz”
31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlerde demokrasi güçlerinin kendisinin adaylığı çerçevesinde kenetleneceğine inandığını sözlerine ekleyen Seçer şunları kaydetti:
“Mersin’de bütün kesimlerin bizlere destek vereceğine inanıyoruz. Demokrasi güçlerinin bizim etrafımızda kenetleneceğini ve Mersin’i anti demokratik uygulamalarla yönetme taleplerine kırmızı kart göstereceklerine canı yürekten inanıyorum. Birlik olursak sonucu alacağız. Bu seçimlerden de 2019 seçimlerinde olduğu gibi galibiyette ayrılacağımızı görüyorum. Buna canı yürekten inandığım gibi yaptığımız 5 yıllık uygulamalarla da bunu tahkim ettiğimizi düşünüyorum. Her kesimin desteğiyle 5 yıl daha bu bölgede ayrım yapmadan, sosyal demokrat anlayışını kendisine oy veren ya da vermeyen tüm vatandaşlarına hizmet olarak ortaya koyan bir Belediye Başkanı ve onun yönetimindeki emek eden insanlarıyla beraber Mersinimize hizmet edeceğimize inanıyorum.”
Seçer, DİSK-Genel İş’e teşekkür etti
DİSK-Genel İş ile Mersin Büyükşehir Belediyesi ve yönetiminin ilişkilerinin son derece samimi ve iyi olduğuna da dikkat çeken Seçer, “Hem Kemal Başkanımız hem yönetimindeki arkadaşlarımla bu 5 yılı samimi bir diyalog halinde sürdürdüğümüzü düşünüyorum. Biz yönetime geldikten sonra emek örgütlenmelerinin önündeki engelleri kaldırdık. Aslında ekstra bir şey yapmadım. Daha önce olması gereken, önlerine engel konan bu sendikanın önünü açtım, o engelleri kaldırdım. Arkadaşlarım da doğal olarak gittiler, çalışmalarını yaptılar. Hem Mersin Büyükşehir bünyesinde çalışanlarımız arasında üye sayılarını artırdılar hem de Mersin Su ve Kanalizasyon İdaresi’nde DİSK- Genel İş olarak örgütlendiler. DİSK- Genel İş’e Mersin halkına hizmet eden emek sınıfıyla ilişkilerimizi doğru bir düzlemde sürdürme olanağı yaratmalarından dolayı, çok teşekkür ediyorum” sözlerine yer verdi.
Çalışkan: “Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığını kutluyoruz”
DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ise, “İşçilerin sendika seçme özgürlüğünün önünü açtığı için Vahap Seçer’e teşekkür ediyoruz. Tabi bizim için sürpriz olmadı, olması gereken buydu; tekrar Mersin Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığını kutluyoruz ve başarılar diliyoruz” dedi.