BAŞKAN SEÇER TÜRKİYE GÜNDEMİNDE…

Türkiye siyasetin sıcak atmosferinde yol alırken, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer açıklamaları ve hizmetleriyle dikkat çekiyor.

Aslında 100 yıllık bir CHP’nin geldiği nokta hiç te iç açıcı değil. Hükümetin 22 yıllık iktidarında ülkemizin geldiği nokta da ortada. Her alanda bir belirsizlik ve karamsarlık hâkim.

Ama ana muhalefette olan CHP, bir türlü bu yaşanan ekonomik bunalım, işsizlik, yolsuzluk, vurgunculuk karşısında istenilen hamleyi yapamıyor. Kendi içinde tartışmalardan, hiziplerden, kıskançlıklardan kurtulamıyor.

CHP içindeki tartışmalar gündemi meşgul ederken, deneyimli siyasetçi Vahap Seçer, ulusal basında çok önemli açıklamalarda bulunarak dikkatleri üzerinde topluyor.

CHP Genel Başkanlığındaki yönetimsel boşluğa gönderme yaparak, adeta partisinin silkelenmesini istiyor. Seçer, “Bu dönemde CHP çok güçlü olmalı” uyarısında bulunuyor.

Başkan Seçer CHP’nin kendi içinde güçlü olmasını, toparlanmasını, iktidara kendisini hazırlamasını istiyor.

Bölgedeki gelişmeler Türkiye’yi birinci derecede ilgilendiriyor diyor. Uzun yıllardır bizim sorun alanımız olan Kürt meselesinin, Orta Doğu’daki gelişmelerle beraber farklı bir evreye geçeceğini de değerlendirerek, CHP’nin bu alanda daha güçlü olması ve süreci iyi okumasını bekliyor.

Seçer bir lider gibi konuşuyor ve kaygı taşıyor.

Bu kaygısını da son dönemlerde değişik mecralarda dile getiriyor.

Yerelde gösterdiği yüksek performansla Türkiye’de en yüksek oyu alan Seçer, genel siyasette de ağırlığını hissettiriyor.

Seçer ulusal basının da yakından takip ettiği bir lider. Anketlerde de hala çok hep önde.

CHP içinde bu derece kapsayıcı, duyarlı, tutarlı, istikrarlı yöneticilere ihtiyaç var. Seçer birlik beraberlik üzerine siyaset geliştiriyor.

Seçer, “Partimizin güçlü olmasının yolu da birlik ve beraberlik içerisinde olmaktan geçiyor. Bunu sağlayacak olan başta sayın genel başkan ve partinin şu anki yöneticileridir. Kurultay sonrası, kurultay psikolojisinden kurtulup, artık bu zorlu süreçte birliği sağlayacak söylemlerle, eylemlerle, tavır ve davranışlarla bu süreci kurtarabiliriz.” Diyor.

Ne kadar da haklı…

Birlik olmada  başarı elde etmek, iktidara yürümek mümkün değil.

Seçer, toplum sosyolojisinin iyi okunmasını ve iyi değerlendirilmesini de dile getiriyor. Seçmen kavga eden bir siyasi partiye mesafeli olur diyor. Bizim parti içinde ki sorunları uygun üsluplarla kendi içimizde konuşup tartışmamız, yanlış olanı düzeltmemiz lazım diyor. Parti içerisinde farklı seslerin çıkması kötü bir durum değildir. Ama bu kavgaya, krize dönüşmemeli diyor.

Seçer haklı.

Hem de çok haklı. İç birlik sağlanmadan nasıl seçmenin karşısına çıkılacak.

Başkan Seçer; “Cumhurbaşkanlığı adaylığı tartışmasından uzaklaşıp birlik görüntüsü vermeliyiz. Çok başlılık görüntüsünden uzaklaşmalıyız. Parti olarak bugün insanların rahatsız olduğu başta ekonomi, hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı konularına odaklanmalıyız” diyor. Sorunların çözümünün de şimdilik belediyeler üzerinden sağlamasını öneriyor Seçer.

Demokrasi mücadelesi başarıya ulaşması, adaletin sağlanması, kalkınmanın ve özgüvenin oluşması için; Vahap Seçer gibi liderlerin öne çıkması gerekiyor.

Ülkesi için kaygı taşıyanlar, dünya siyasetini iyi okuyanlar, demokrasiye inanalar, öncü olabilecek karakter ve iradeye sahip olanlar öne çıkmalı.

Toplum artık nitelikli, dürüst, çalışkan, demokratik değerlere saygılı liderlerle yönetilmek istiyor.

Vahap Seçer, dikkat çeken konumu ve girişimleriyle yerelde sağladığı başarılı çalışmalarını ülke yönetiminde de sürdürebilecek vasıflara sahip.

Neden olmasın…

DERŞAH NAR