Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in yaptığı bir ziyaret gündeme geldi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i cezaevinde ziyaret etti. Ardından Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne geçti, başkan vekiliyle görüştü. Orada sade ama anlamı büyük bir cümle kurdu.

Kimi zaman tek bir cümle yeterlidir. Ne uzun konuşmalara gerek vardır ne de sert ifadelere.
Özellikle bu ülkede siyasette vefa gösteren, dostluğun gereğini yerine getiren birini görmek kolay değildir. Vahap Seçer, bunu yaptı.
Muhittin Böcek, bu ülkenin tanıdığı, görevini yıllardır sürdüren bir belediye başkanı.
Şu anki durumu ne olursa olsun, Seçer’in ona “ben buradayım” demesi önemlidir.
Bu sadece bir dost ziyareti değil. Aynı zamanda sorumluluk duygusunun, ahde vefanın ve insani duruşun bir göstergesidir.
Bugün belediye başkanlığı yapan birinin, farklı şehirdeki bir başkanla ilgili “zaten gündemde, ben karışmayayım” diyerek kenara çekilmesi çok kolay olurdu.
Ama Vahap Seçer bunu yapmadı. O ziyaret, insanlıkla siyaset arasında kurulmuş ince bir köprüdür. İnsani olanı unutmayan bir duruştur.
Ziyaretten sonra Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne geçmesi ve oradaki başkan vekilini de ziyaret etmesi ayrı bir nezaket örneğidir. “Bu günler aşılacak” cümlesi ise aslında çok daha büyük bir fotoğrafın kısa bir özetidir. Türkiye’de pek çok kişi şu anda tam da bu sözü duymaya ihtiyaç duyuyor.
Ekonomik zorluklar, siyasi gerilimler, adalet arayışları…
Hangi alana bakarsak bakalım, toplumda bir yorgunluk var. Ama bu yorgunluk içinde dimdik duran insanların hâlâ var olduğunu görmek umut verici. Seçer’in yaptığı sadece bir ziyaret değil, aynı zamanda bir duruş gösterisi.
Bu ülkede artık daha çok bu tür duruşlara ihtiyaç var. Herkesin sustuğu yerde konuşmak değil, herkesin konuştuğu yerde doğruyu söylemek kıymetlidir. Dostluk, vefa, dayanışma; sadece kriz zamanlarında değil, her dönemde hatırlanması gereken değerlerdir.
“Bu günler aşılacak” diyebilmek için önce bu günlerin yükünü paylaşmak gerekir.
Seçer, bu yükü paylaşmayı seçti. Bunun siyaseten getirisi ya da götürüsü olabilir.
Ama insan olarak bakıldığında; bu tür davranışlar not edilir, unutulmaz.
Zaman geçer, görevler değişir, koltuklar devredilir.
Ama insanın adı ya kalır ya da silinir.
Kalıcı olan daima insani duruştur.
Ve evet…
Bu günler de geçer.
YORUMLAR