CHP’DE MUHALEFET EDENLER YERLE BİR OLDU

CHP Mersin kanadında, kongreler süreci bir hayli çekişmeli geçti.

Küskünler, heyecanlılar, beklenti içinde olanlar, hırs yapanların umutları başka bahara kaldı.

CHP İlçe belediye Başkanları seçildikleri günden itibaren, etrafındakilerin gazına gelerek Büyükşehir hesapları yapmaya başladılar.

Kendi seçildikleri ilçenin sorunlarını çözmek, doyurucu ve takdir toplayacak hizmetler yapacakları yerde, erken hedef büyütmeye çalıştılar. Bu da dikkat çekti ve Başkan Seçer, defansı sağlam tutmaya çalıştı.

Önce delege seçimi ve yazımı, sonra ilçe kongreleri ve hırs yapanların ters köşeye yattıkları il seçimi yapıldı.

Burada görülen net bir durum var. Siyaset mühendisliğinde sınıfta kalanlar İlçe belediye Başkanları, Ali Mahir Başarır, ihaleci ilaççılar, menfaatçı CHP’li müteahhitler, Büyükşehir’e karşı cephe açanlar oldu.

Hem de çok zayıf notlar alarak.

Bu kadar haksızlık, yoksulluk ve hukuksuzluk toplumu perişan ederken, hedefi Büyükşehir Belediyesine çeviren CHP’liler, kendilerinin nerede hata yaptıklarını çok iyi düşünmeliler.

Sabaha kadar delegeleri aramak, işten çıkarmakla tehdit etmek, seçimi kazanarak Vahap Seçer’ in karşısına güçlü çıkmak gibi altı boş hikâyeler yazmaya başladılar.

Bu kadar öngörüsüz siyasilerin, nasıl olurda bu seviyeye kadar gelebildiklerini de anlamak zor.

Siyaseti anlamadan, tanımadan, ileriyi görmeden yola çıkanların sonu hep çıkmaz sokak oluyor. İl kongresinde tüm gelişmeleri bizzat içerden izledim. Özgür Özel ve Başarır’ın delegelerden çekinerek ortaya konuşmaları ve muhalif olarak ortaya çıkanların ne kadar sinmiş olduklarını bizzat gözlemledim.

Büyükşehir Belediyesini karşısına alarak siyaset yapmak, bence bulanık suda balık avlamaya benziyor. Hele Vahap Seçer gibi her kesimin takdirini toplamış, hizmetleriyle Genel Merkezin vazgeçilmezleri arasına girmiş, çalışkanlığı ve dürüstlüğüyle öne çıkmış birine karşı bu dar ufuklu tutum, hiç anlaşılır değil.

Hele birde delege olmak için, dört takla atan, Büyükşehir Belediye Başkanına övgüler dizen ekâbirlerin, seçilmeyince çark etmeleri ve siyaseti dedikodu alanına taşımaları da herkesin dikkatini çekiyor. Bu günün yarınını unutuyorlar. Siyasi körlük budur işte.

Biz gazeteciler ve programcılar olarak; her gün, her saat gelişmeleri takip ediyor ve vatandaşın nabzını tutuyoruz. Haberlerimizi yaparken kimlerin ne düşündüğünü çekilen fotoğraflar ve servis edilen demeçlerden anlayabiliyoruz.

Delege seçimleri bitti. Delege oyunlarıyla varlıklarını göstermeye çalışanlar yerle bir oldular. Nefesleri çıkmıyor. CHP İdeolojisi, ilkeleri, partinin büyümesi için çalışmak unutulunca hezimet kaçınılmaz oldu.

Şimdi artık herkes hesabını iyi yapmalı. Ya CHP’li olduğunu göstermek için birliği ve beraberliği sağlamak için fedakârlık yapacak, ya da boş alanda paslaşarak bahane çetelesi tutulacak.

CHP; Atatürk’ün emanetini ve demokrasi kanallarını genişletirse büyüyebilir. Kavgayla, hiziple, küçük olsun benim olsun mantığıyla yerinde sayar ve gittikçe umut olmaktan çıkar.

Bu umudu canlı tutmanın yolu birlik ve beraberliktir.

DERŞAH NAR YAZDI…