Gazetecilik, gerçek dünyayı yansıtmak ve toplumu bilgilendirmek için önemli bir araçtır.
Ancak son yıllarda, birçoğumuzun “at gözlüğü” olarak adlandırdığı bir eğilim hızla yayılmaktadır: Oturduğu yerden haber yapma eğilimi. Bu eğilim, gazeteciliğin özünü sorgulamamıza neden olmalıdır.
At gözlüğü, her iki taraftan da kapatılmış, sadece ileriye bakan özel bir gözlüktür. Ancak günümüzde bazı gazeteciler, sadece kendi bakış açılarına ve önemlerine odaklanarak gerçek dünyanın diğer yönlerini görmezden gelme eğilimindedir. Bu, haberlerin taraflı ve dengesiz olmasına yol açabilir ve toplumun tam resmi görmesini engelleyebilir.
Birçok sahadaki gazeteci gibi, sokaklarda, toplumun içinde ve olayların merkezinde yer almak, gerçek haberleri yakalamak ve insanların gerçek dünya deneyimlerini anlamak için önemlidir.
Ancak bu, oturduğu yerden haber yapan gazetecilerin tamamen kötü olduğu anlamına gelmez. Bu tür gazeteciler, analiz ve yorum yazıları yazarken ya da uzmanlık alanlarına odaklandıklarında önemli bir rol oynayabilirler.
Ancak at gözlüğü gazeteciliği, tek taraflı, ön yargılı ve eksik haberlerin üretilmesine yol açabilir. Haber yaparken gerçek dünyadan kopmak, toplumun farklı görüşleri ve deneyimleri hakkında eksik bilgiye yol açabilir ve bu da demokratik bir toplum için tehlikeli olabilir.
Sonuç olarak, gazetecilerin sahada olmak, toplumla etkileşimde bulunmak ve gerçek dünyayı gözlemlemek önemlidir. At gözlüğü gazeteciliği, habercilik mesleğinin temel değerlerini sorgulamamıza neden olan bir eğilimdir.
Gerçek haberler, gerçek dünyadan alınır ve bu dünyayı anlamak için sahada olmak, haber yaparken tarafsızlık ve dengeyi sağlamamıza yardımcı olabilir. Bu nedenle, oturduğu yerden haber yapan gazetecilere karşı dikkatli olmalı ve haberlerin tam bir resmini sunmalarını beklemeliyiz.
Derşah NAR Yazdı…
YORUMLAR